İSTANBUL NÜFUSU: XVIII. YÜZYILIN SONUNDAN XX. YÜZYILIN BAŞINA

Nüfus hareketleri, toplumların dönüşümünde daima etkin bir rol oynamıştır. Gerçekten de dünya tarihine bakıldığında, göçün ve yerleşik hayata geçmenin etkisi -aynı şekilde doğum ve ölüm oranlarının yüksek veya düşük olmasının ve bu demografik olayların toplumsal, kültürel, ekonomik ve siyasal etkileri- açık olarak görülebilir. Orta Doğu’nun XIX. yüzyıldaki toplumsal, siyasal ve ekonomik tarihini büyük ölçüde nüfus hareketleri belirlemiştir. Nüfus hareketleri toplumsal devinimi artırmış, doğum ve ölüm oranlarını değiştirmiş, kentleşmeyi yoğunlaştırmış ve bunlara bağlı olarak çeşitli değişimlere yol açmıştır. Nüfus hareketlerinin, toplumsal ve siyasal değişimlere yol açma bakımından Osmanlı Devleti’nin tarihinde görülmemiş ölçüde etkili olduğu XIX. yüzyıl açısından son derece önemlidir.

Osmanlı İmparatorluğu’nun XIX. yüzyıldaki nüfusu hakkında yazılanlar yetersiz olmakla birlikte, bunların çoğu etnografik çalışmalardır. Bununla beraber bu çalışmalar, çok önemli değildir ve başlıca üç kusuru vardır. Öncelikle, çok azı gerçek nüfus sayımlarına dayanan, güvenilir istatistiksel bilgiden yararlanır. İkinci olarak, bu çalışmalar çoğu kez salt imparatorluk sınırları içindeki bazı etnik ve dinî toplulukların siyasal iddialarını desteklemek amacıyla ele alınmıştır; Müslüman yaşantısının neredeyse her yönüyle ilgili korkunç bir bilgisizlik sergilemelerinin yanı sıra, yazarlarının ya da bilgi kaynaklarının siyasal önyargılarını da yansıtırlar. Daha da kötüsü, bu yazıların bir kısmında yer alan istatistikler, mevcut ya da potansiyel bir siyasal devletin toprak talebini desteklemek üzere alenen çarpıtılmış veya değiştirilmiş durumdadır. Üçüncü olarak, Batılılar tarafından yapılan bu “nüfus çalışmaları”nın (daha doğru bir deyişle etnografik araştırmaların) çoğu, Anadolu’yla ve Arapça konuşulan ülkelerle ilgili hiçbir açıklama getirmemekte ve Osmanlı Devleti’nin sadece Avrupa topraklarını ele almaktadır. Balkanlar’ın büyük kısmında, istenilen bağımsızlığın kazanılmasından sonra (1878) nüfusa ilişkin çalışmaların hızı ciddi ölçüde kesilmiştir.

Osmanlı nüfus istatistikleri, önemli idari ve askerî ihtiyaçları karşılamak üzere geliştirilmişti. Sayımlar, arazi tetkikleri ve kalıcı bir nüfus kayıt sistemi XIX. yüzyıl idaresi açısından son derece önem kazanmıştı. Merkezîleşme, hükûmeti yeni idari sorumluluklar üstlenmek zorunda bırakmış ve bunların başarılı biçimde işlemesi için imparatorluğun beşerî ve mali kaynaklarına ilişkin bilgi edinilmesi zorunlu hâle gelmişti. Modern bir orduya asker alınması, ordunun etkin ve yedek birimler olarak örgütlenmesi zorunluluğu, erkek nüfusun yaşı ve sayısı hakkında doğru bilgi edinmeyi gerektiriyordu. Osmanlı askeriyesi, nüfus kayıtlarıyla yakından ilgilenen, nüfus sayımı yapılması ve nüfusun düzenli olarak kaydedildiği bir sistemin uygulanması için sultana ve hükûmete baskı yapan ilk kurum oldu.

O dönemde Osmanlılar, bu baskın ihtiyacı karşılamak üzere hem devlet hem de eyaletler için nüfus sayımlarını ve yıllıkları (salname) geliştirdiler. Bunlar, nüfusun genel dinî kompozisyonu ile büyüklüğü ve aynı zamanda Hristiyanlar arasındaki etnik bölünmeler hakkında temel ve güvenilir bilgi kaynakları oldu.

XIX. yüzyılda ve XX. yüzyıl başlarında çeşitli dönemlerde yapılan sayımlar, Osmanlı nüfusu konusundaki belli başlı bilgi kaynaklarıdır. Osmanlı nüfusu konusundaki ikinci önemli bilgi kaynağı ise yıllıklardır.2 Birçok Avrupalı etnografın ve istatistikçinin yaygın olarak kullandığı rakamlar, gerçek sayımlardan ve vergi kayıtları gibi vilayet yöneticilerinin elindeki diğer bilgilerden sağlanmış önceki rakamlara dayanıyordu. Pek çok Avrupalı araştırmacı ve diplomatınkiler kadar Osmanlı coğrafyacısı ve ansiklopedicisinin nüfus tahminleri de yayımlanmış olan bu resmî kayıtlara ya da nüfus işlerinden sorumlu görevlilerin sağladığı bilgilere dayanıyordu. XIX. yüzyılda Osmanlı idaresi tarafından derlenen istatistik tabloları, kentleşme düzeyinin ölçülmesinde de kusursuz bir kaynaktır.

Osmanlı nüfusuyla ilgili istatistikler, doğrudan veri kabul edilemez. Çünkü bu istatistikler bazı özel niteliklerinin anlaşılmasını gerektirdiği gibi giderilmesi ya da hiç olmazsa dikkate alınması gereken bazı hatalar da içerir. Kısacası, Osmanlı istatistiklerini değerlendirirken uygulanması gereken ölçütler şunlardır: 1) iç tutarlılık göstermesi, 2) yeni devletin yönetimleri tarafından sağlanan modern listelere uygunluk göstermesi, 3) demografi kurallarına uygunluk göstermesi.3 Bu ölçütlerin uygulanması sırasında ortaya çıkan yetersizlikler tekniktir ve aritmetik düzenlemelerle kolayca giderilebilir. Diğer yetersizlikler, Osmanlı’nın kendine özgü sayım anlayışından ve nüfusun bileşimi ile dağılımını etkileyen çeşitli toplumsal ve idari etkenlerden kaynaklanmaktadır; düzeltilmeleri daha zordur. Sayım yöntemleri, Osmanlı’nın kendine özgü nüfus sayma felsefesine uygun olarak geliştirilmiştir ve sonuçlar, sayımın gerçekleştirildiği toplumsal ve kültürel çevreyi yansıtmaktadır.

(Bunlara ek olarak) Osmanlı nüfusunun toplumsal-kültürel ve etnik bileşimi dış ve iç göçlerle birlikte, derinden değişmiştir. Bu büyük nüfus hareketleri, sayım istatistiklerine çok az yansımıştır ve Orta Doğu’daki toplumsal ve siyasal değişimlerin anlaşılması açısından son derece önemli olmasına karşın doğru düzgün ele alınmamıştır. O hâlde Osmanlı demografisi üzerine çalışan her akademisyen, kayıtlara geçmeyen, ancak çok önemli olan göç etkeninin farkında olmalıdır. Çünkü bu etkenin özellikle Müslüman bileşeni olmak üzere Osmanlı nüfusunun niteliksel ve niceliksel bileşimi üstünde büyük etkisi olmuştur.

Bu yazıda dile getirilen sonuçlar istatistiklerle desteklenmektedir. Bunlar, öncelikle, İstanbul nüfusunun bir yüzyıldan az bir süre içinde iki katına ulaştığını ve ikinci olarak da kentin etnik ve dinî karakterinin yoğun bir Müslüman akınıyla birlikte kökten değiştiğini göstermektedir. Müslümanlar, XIX. yüzyıla kadar sayıca mutlak bir üstünlük sağladılar; çoğunluğu oluşturan topluluk olarak nüfuslarının artışı XX. yüzyıla dek hiç azalmadan sürdü.4 1885 yılına gelindiğinde, kent sakinlerinin neredeyse %60’ı İstanbul dışında bir yerde doğmuş bulunuyordu. On yıl sonra yerli olmayanların oranı daha da artmıştı. İstatistikler, başkentteki kentleşmenin gelişimi kadar, kentte gerçekleşen kültürel ve toplumsal değişimleri de göstermektedir.

Osmanlı Devleti’ni XIX. yüzyılda tümüyle kuşatan dinî, etnik ve toplumsal çekişmelerin nedeni olan ekonomik değişimler, İstanbul için verilen istatistiklerde kolaylıkla görülebilmektedir. Bu kent, imparatorluğun topyekûn siyasal dönüşümüyle sonuçlanan bütün değişimlerin aynası olmuştur.

1a- 1863 tarihli, Müslüman, Hristiyan ve Yahudilerin nüfus yoğunluğu olduğu
yerleri gösteren İstanbul (Islambol) haritası
(İÜK, Nadir Eserler Ktp. Haritalar Bölümü)

1b- Müslümanların yoğunluğunu gösteren yerler

1c- Hristiyanların yoğunluğunu gösteren yerler

1d- Yahudilerin yoğunluğunu gösteren yerler

XVIII. yüzyılın sonuna doğru ve XIX. yüzyılın başında, İstanbul’da geleneksel yaşamın köklü bir değişime gebe olduğunu belirten gözle görülür hiçbir işaret yoktu. Gerçekte, XVIII. yüzyıldaki ve XIX. yüzyılın başındaki İstanbul yaşamının portresi, ufak tefek birkaç fark dışında XVI. ve XVII. yüzyıllardaki yaşamın portresiyle aynıydı. Kent hâlâ üç ana bölümden oluşmaktaydı; en önemli bölümü kuzey, doğu ve güneydoğu yönünde Marmara Denizi kıyılarıyla Altın Boynuz, yani Haliç’teki savunma surları arasında yoğunlaşmıştı. Haliç’in diğer tarafındaki eski Ceneviz mahallesi Galata ile Asya yakasındaki Üsküdar da kentin diğer iki önemli bölgesiydi. Boğaz’ın her iki yakasındaki çok sayıda küçük köy de kentin birer parçasıydı. Dinî topluluklar bütük farkların silinmiş göründüğü çarşı dışında, gündelik yaşantılarında birbirlerine hiç karışmadan geleneksel mahallelerinde yaşıyorlardı. Bazı özel haklardan yararlanan Rumlar daha çok Fener, Samatya, Cibali ve Boğaz kıyısındaki köylerin bir kısmına yerleşmişlerdir. Ermeniler daha çok Kumkapı ve Samatya’da oturuyorlardı. Yahudiler, Balat, Hasköy (buradakiler daha çok Karay Yahudisiydi), Kasımpaşa ve başka bazı yerlerde yaşıyorlardı. Galata o dönemde Rumların, Ermenilerin ve az sayıda Avrupalıyla Müslümanın yaşadığı bir bölgeydi. Pera ya da Beyoğlu, Avrupalı büyükelçilerin yerleşim yeriydi, ancak ileride kazanacağı öneme dair henüz pek fazla ipucu vermiyordu. 400 kadar camisi, 100’ün üzerinde kilisesi, yüzlerce kütüphanesi, medreseleri, meydanları, uzun su kemerleri, sarayları, 300’ün üzerinde derviş tekkesi ve geçmişten kalan diğer anıtlarıyla eski kent hâlâ tüm görkemiyle gözler önünde ışıldıyordu.

İstanbul kenti, XIX. yüzyılda bir dönüşüme uğradı. Bu dönüşüm, ülkenin iç kesimlerinde de değişime yol açtı. Bunun üzerine kent, iç kesimlerden kaynaklanan bazı yeni baskılara maruz kaldı. İstanbul, bütün ülkedeki demografik, toplumsal ve ekonomik değişime mikro düzeyde bir örnek oluşturuyordu. Tüm Osmanlı ülkesi gibi kent de bu yüzyılda yeni bir göçmen akınına uğradı; ayrıca, Avrupa’daki liberal siyasal düşüncelerin ve kapitalizmin büyümekte olan etkisi altına girdi. Bu dış faktörlerin tesiriyle yaşanan deği­şim sırasında Avrupa’daki mimari üsluplarla kentsel örgütlenme ve idare modelleri de benimsenmeye başladı. Bu süreç, İstanbul’un dış etkilere özellikle duyarlı olması nedeniyle daha hızlı ve eksiksiz gerçekleşti. Sınırlı iletişim imkânları ve İstanbul ile arasındaki uzak mesafe tarafından “korunan” kırsal kesim ise geleneksel özelliğini sürdürdü. Kent ve kırsal kesim arasındaki ayrım, “eski” ve “yeni” bölgelerinde olmak üzere kentin kendisinde de açıkça görülüyor­du: Eski kentin tam karşısında ve Haliç’in kuzey kıyısında yer alan, Avrupalıların yerleşmiş olduğu modern Pera (Beyoğlu) ve Galata bölgeleri büyüyerek Avrupa kentlerinin bir nevi sömürgeleşmiş kopyası hâlini alırken, eski kent duraklamaya başladı ve hatta düşüşe geçti.

İstanbul’un fiziksel ve ekonomik dönüşümü çok önemli bir kül­türel değişimi de beraberinde getirdi. Hem Osmanlı kaynakları hem de yabancı gözlemciler, 1844-1880 yılları arasındaki kent nüfusunun %50’den fazlasının gayrimüslim olduğu konusunda uzlaşmaktadır. Bununla birlikte, 1885 yılına gelindiğinde Müslüman nüfusun oranı %54’ün üstüne çıktı ve 1900’de, gayrimüslimlerin toplam sayısının da artmasına karşın bu oran neredeyse %70’e ulaştı. Bu nedenle, yüzyılın sonunda sömürgeleşme süreci tersine dönmüş ve İstanbul, XV. yüzyıldan XIX. yüzyılın başına dek olduğu gibi bir kez daha Türk ve Müslüman özelliklerine bürünmüştü.

XIX. yüzyılın ikinci yarısında İstanbul’da görülen toplumsal, etnik ve kültürel değişiklikler, Kırım Savaşı’ndan ve 1877-1878 yıllarındaki Osmanlı-Rus Savaşı’ndan (93 Harbi) sonra ticaretin büyümesinin ve ekonomik fırsatların yaygınlaşmasının doğrudan getirdiği bir sonuçtu. Kafkaslar ve Balkanlar’dan gelen göçmenlerle birlikte sermayenin ve becerilerin akışı, kenti bir kültür ve girişim merkezi hâline getirmişti; Müslüman (ve gayrimüslim) girişimcilerin kurduğu yeni işler, iç kesimlerden yoksul insanları ve köylüleri kente çekti ve bu insanlar kentte bir çeşit işçi sınıfı oluşturdular.

İstanbul XIX. yüzyılda, Osmanlı Devleti’nin siyasal başkenti olmasının yanı sıra bir iletişim merkezi (çünkü basın burada yoğunlaşmıştı) sürgündeki seçkinlerin buluşma yeri ve hızla değişen bir toplumun ekonomisinin can damarı olarak da yeni bir rol oynamaya başladı. Kent, kısa süre içinde ve büyük oranda kapitalizmin serbest bıraktığı güçlerin, yeni toplumsal grupların ortaya çıkmasının neden olduğu gerilimlerin ve çeşitli topluluklar arasında etnik ve ulusal bilincin gelişmesinde kışkırtıcı bir rol oynayan göçlerin etkisi altında kaldı. Yarı sömürgeci, bağımlı bir kapitalizm tarzının, katı devletçi eski Osmanlı rejiminin yerini alması ilk kez burada yaşandı. Gerçekten de İstanbul, ihraç mallarının başlıca dağıtım noktası olarak ve kırsal kesimdeki servet sahipleri için tüketim mallarını cazip kılarak yeni düzenin odak noktası hâline geldi. Büyük bir bürokrasiye dayanan güçlü bir merkezî hükûmetin kurulması ve merkezî bir bütçe düzeninin getirilmesi, vergi gelirlerinin önemli bir bölümünün kente akmasında etkili oldu. Bu gelirlerle, bürokratların maaşları ödendi ve bürokratlar da paralarını çoğunlukla çeşitli ithal mallarına yatırdı.

İstanbul’da gündelik hayat, idari görevleri yerine getiren ve kentin sivil yaşamı üzerinde yetki sahibi olan belediye reisinin (İstanbul efendisinin) ya da valinin idaresi altındaydı. Reisin yardımcısı olan naip, besin teminini denetliyor ve yiyecek fiyatlarını belirliyordu. Başkent için satın alınan buğdayın miktarı yüzyılın sonunda 1.000.000 kiloya çıkmıştı. Genellikle Unkapanı olarak bilinen Sarayburnu ve Fener arasındaki rıhtım, önceki yüzyıllarda da olduğu gibi kent ekonomisinin can damarıydı.5 Karadeniz’den ve Ege Denizi’nden tahıl taşıyan bütün gemiler yüklerini bu rıhtımda boşaltıyorlardı. Naip, teslim edilen buğdayın miktarını kaydediyor, fiyatını belirliyor ve sonra da fırınlara dağıtılmasını sağlıyordu. Tekelciliğe ve spekülasyona engel olmak amacıyla, alıcıların birkaç günden fazlası için tahıl depolamalarına izin verilmiyor ve şahsi olarak yiyecek depolamak üzere tahıl ambarı ve depo inşa edemiyorlardı. Yalnızca hükûmetin büyük miktarda tahıl toplama ve ihtiyaç hâlinde depolama hakkı vardı. Başkentte tüketilen diğer yiyecek maddelerinin alımında ve dağıtımında da aynı yöntem uygulanıyordu. Her yıl hükûmetten ferman alan çok sayıda Rum ve Türk tüccar; tereyağı, peynir, bal, balmumu, donyağı ve özellikle de çiftlik hayvanları satın almak üzere Balkan Yarımadası’na ve besin üreticiliği yapan diğer bölgelere gidiyordu. XVIII. yüzyılın sonunda sırf yıllık koyun alımı 500 ila 600.000 başı buluyordu. 80.000’in üzerinde öküz, koyun ve keçinin yağı Eflak ve Boğdan’da yerinde eritiliyor ve başkente donyağı olarak getiriliyordu. Bu erzakın büyük bir bölümü yeniçeriler ve sultanın ev halkı için alınıyordu.

XVIII. yüzyılın sonunda ve XIX. yüzyıl boyunca Osmanlı Devleti, kendi seçimi olan bir ekonomi siyaseti izleme özgürlüğünden gitgide yoksun kalmaya başladı. Koşulların değişmesinde rol oynayan ekonomik ve siyasal gelişmeler şunlardı: Öncelikle, Osmanlı topraklarındaki gıda ürünlerine ve ham madeye yönelik Avrupa talebinin artması, özellikle Balkanlar’daki yerel malların fiyatlarını Osmanlı Hükûmeti’nin verdiği fiyatların üstüne çıkardı. Bu etki, Osmanlı iç piyasalarında bile hissediliyordu. XIX. yüzyılın başında İstanbul’da serbest bir mal pazarı gelişti ve zamanla etkisini artırarak devletin besin alım ve dağıtım işlemlerine sekte vurmaya başladı. 1829 yılında hükûmetin kahve fiyatını belirleme girişimi başarısızlıkla sonuçlandı; 1832 yılında İstanbul’da satılan diğer malların fiyatlarını saptama çabası da yine başarısız oldu. Bu arada yiyecek fiyatları en üst düzeye çıkmıştı ve Avrupa’dan gelen işlenmiş malların da serbest pazarlarda satılıyor olması pazarın gelişimini hızlandırdı.

Tüm Osmanlı ekonomisi, Batı’nın serbest pazar ekonomisi tarafından rekabete zorlandığı için sıkıntıdaydı. Yine de Osmanlı idaresi -bütçesinin de gösterdiği gibi- kendi finansal durumu görece sağlam göründüğünden serbest pazarın gereklerine uyum sağlamaya çalışmadı. Gerçekten de William Eton’un derlediği hâliyle 1776 yılı Osmanlı bütçesi, hükûmetin o dönemde finansal bakımdan nispeten iyi durumda olduğunu göstermektedir.6 1776 yılı İstanbul için haraç geliri 2.916 para (bir para 500 kuruştu) idi ve 360 paralık yani 180.000 kuruşluk bir artış göstermişti. (Kişi başına toplanan haraç miktarı 6 kuruş olarak alındığı takdirde İstanbul’un 1776 yılında 870.000 olan toplam nüfusunun 243.000’inin gayrimüslim olduğu ortaya çıkar.)

İstanbul’un dönüşümü, kentin büyümesiyle ve nüfusunun etnik, kültürel ve dinî bileşimindeki değişikliklerle el ele yürüdü. Her iki gelişme birbiriyle yakından ilgiliydi. İstanbul’daki demografik değişim, XIX. yüzyılda; 1246, 1254, 1260, 1273, 1298 ve 1301 (1830, 1838, 1844, 1856, 1882 ve 1885) yıllarında yapılan en azından altı sayım sayesinde kolaylıkla incelenebilir; ancak bunlardan yalnızca beşinin ayrıntılı özetleri tespit edilmiştir. Kent için verilen nüfus rakamlarını ele almadan önce kentin coğrafi kapsamını tanımlamak gerekmektedir. İlk sayımların çoğu, başkentten “Dersaadet ve Bilad-ı Selase” olarak söz eder. Bu terim, ana kenti (suriçi) ve üç “ilçeyi” -Eyüp, Galata ve Boğaz’ın Asya yakasındaki Üsküdar’ı- kapsıyordu ve Boğaz ile Marmara Denizi boyunca yer alan bazı küçük köyleri de içine alabiliyordu.7 1882 yılından sonra, kentin en gözde bölgeleri hâline gelen (hâlâ da öyle olan) Osmanbey, Şişli, Bomonti, Maçka gibi yeni bölgeler ve Pera’nın kuzey ve kuzeybatısındaki diğer yerler de sayıma dâhil edildi. Sonraki sayımlara, Marmara ve Boğaz kıyıları boyunca ve batıya doğru uzanan eski kent surlarının ötesinde kurulan yeni bölgeler de dâhil edilecekti.

İstanbul nüfusundaki artış, büyük ölçüde ticaretin yaygınlaşmasından kaynaklanıyordu. Başkentin yüzyıllar boyunca sunduğu sıradan fırsatlar, kırsal kesimdeki hırslı insanları kente çekmiş ve gelenler arasında saray ve devlet ileri gelenleri için çalışarak servet yapanlar olmuştu. Öte yandan modern bürokrasinin filizlenmesi, İstanbul yaşamında derin bir ekonomik ve toplumsal iz bıraktı. Yüksek rütbeli bürokratlar, geçmişte olduğu gibi topraktan gelen gelirle geçinmek yerine, devlet bütçesinden düzenli maaş aldılar ve en önemli tüketici grubunu oluşturdular. Alışverişlerinde nakit para ödeyerek, maaşlarının çoğunu başkentte harcadılar. Bürokratların alım gücü, kentin ekonomisindeki üç temel sektörü ciddi olarak etkiledi: Yemek, giyim ve konut. (Hem kira oranlarını hem de mülk değerlerini.) Büyük miktarda bir vergi gelirinin eyaletlerden İstanbul’a akıtılması ve burada nakit olarak harcanması, kent nüfusunun artmasında, çeşitli yiyecek ve giyecek dükkânlarının çoğalmasında ve hizmet sektörü olarak adlandırılabilecek bir grubun gelişmesinde etkisini gösterdi. Bundan böyle İstanbul’un ekonomik büyümesi, el sanatlarıyla üretimden çok, özellikle ticarete ve hizmetle ilgili etkinliklere dayanacaktı. Ancak hizmet mesleklerinin çoğu, bazı istihdam olanakları sağlamış olsalar da ülkenin temel ekonomik gelişimine çok az katkıda bulundu.

Genel olarak Osmanlı halkı, İstanbul’daki bu toplumsal ve ekonomik değişimlerin etkisini yoğun olarak hissetti. Kentteki ticaret fırsatları, çok sayıda Türkü, Rumu, Ermeniyi, Bulgarı ve zengin olma umuduyla uzak vilayetlerden İstanbul’a gelenleri cezbetti. Bunların çoğu gıda satışı veya dağıtımı gibi işleri üstlendiler. Vilayetlerden gelen bu küçük satıcıların çoğu, zengin olup başarılı işletmeler kurabildi. Bu arada İstanbul’un çarşıları da değişmeye başlamıştı. Geçmişte çarşılar, lonca başkanı olan subaşılar ve ulema tarafından yönetilir ve denetlenirdi; zamanla geleneksel yöntemlerle idare edilemeyecek kadar hızla büyüdükleri için hükûmet, o tarihe dek ulemanın görevi olan (ağırlıkların ve ölçülerin denetlenmesi de dâhil olmak üzere) çarşıların idaresini üstlendi. 1831 yılında; kentin fethedildiği 1453 yılından beri var olan şehremini dairesi feshedildi.

XIX. yüzyılın ilk yarısında İstanbul’da ekonomik yaşam daha çok çarşı ya da bezistan çevresinden geçiyordu. Yüzyılın ilerleyen yıllarında ekonomik yaşam, çarşıdan yan sokaklara, mahallede ticaretin odaklandığı yerlere, Pera ve Galata’ya taştı. Yüzyılın ortalarında İstanbul’un ana çarşısında 1.000’den fazla dükkân bulunuyordu. Türk tüccarlar hayvan derisi, kürk, giysi, satışında uzmanlaşmışlardı; Ermeniler mücevher, saat ve işleme kumaş ticareti yapıyorlardı. Yahudiler çeşitli mesleklere girmişlerdi. Pek çok zanaatkâr örgütlenmiş durumdaydı.

Çarşı dışındaki mal değiş tokuşu, büyük ölçüde İstanbul’un yerlisi olmayan bekârların elindeydi. Ubicini’ye göre, 1853 yılında İstanbul’daki bekâr sayısı yaklaşık 75.000’di Bunların beşte ikisi Türk, geri kalanı Rum, Ermeni ve diğer milletlerdendi. Çoğu biraz sermaye biriktirme umuduyla çeşitli vilayetlerden İstanbul’a geliyor ve sonunda kendi işlerini kurmak üzere geldikleri yerlere geri dönüyorlardı. Pek çoğunun hiçbir becerisi yoktu ve ne iş olursa yapıyorlardı. Hamal, saka (büyük deri güğümler içinde su taşıyorlardı), helvacı, şekerci, ciğerci olarak veya benzeri işlerde çalışıyorlardı.


Tablo 1- İstanbul’un nüfusu, 1794-1916: çeşitli tahminler

Alan

 

Şehir

Büyükşehir

300 km2

3.600 km2

Yıl

 

Nüfus

1794

 

426.000

1829

 

359.089

1864-1875

 

490.000-796.000

1877

 

606.000-722.000

(100.000-200.000 İstanbul vilayeti de dâhil olarak)

1884

 

895.000

1896-1897

 

1.116.946

1901

 

1.159.000

1914-1916

 

1.600.000

Kaynak: Avrupalıların çalışmaları ve Osmanlı kaynaklarındaki rakamlardan derlenmiştir.

 

İstanbul’un bütün nüfusu, XIX. yüzyılda hem sayı, hem de etnik, toplumsal ve dinî bileşim açısından büyük bir değişimden geçti. Ekonomik fırsatların artması, nakliye kolaylıklarının devreye girmesi ve nüfus artışı gibi nedenlerin hepsi birden, Marmara ve Boğaz kıyıları boyunca uzanan dış mahalle sakinlerinin sayısının artmasında etkili oldu. Yüzyılın ortasına gelindiğinde İstanbul halkı 455 mahallede yaşamaktaydı. Bunlardan 318’i kentin içinde yer alırken 137’si surdışında bulunuyordu. Kasımpaşa, Hasköy, Galata, Pera, Tophane, Fındıklı, Üsküdar, Eyüp ve civarları ikinci gruba dâhildi. Galata, Pera, Kasımpaşa ve Tophane voyvodolar ya da Galata’nın büyük kadısı tarafından idare edilirken, Eyüp ve civarı başka bir kadı tarafından yönetiliyordu. Yeni idari örgütlenmenin düzenlendiği 1854 yılına kadar asıl kent, resmî olarak sadrazamın, kaptan paşanın ve İstanbul efendisinin idaresi altındaydı.

XIX. yüzyılda kent merkezinin bu çekim gücü, ekonomik etkinlik alanının yaygınlaşması ve geleneksel modeller dışında yukarı doğru toplumsal hareketlilik fırsatlarının yaratılmasıyla had safhada arttı. Onbinlerce genç erkek -özellikle de Rumlar ve diğer gayrimüslimler- üçüncü dünyadaki her liman kentinde görülen türden bir hizmet topluluğu oluşturmak üzere vilayetlerden kente aktı. Kente yeni ayak basanların neredeyse hepsi bekârdı ve kolaylıkla iş bulabildiler. Doğrudan Avrupalılara çalışmalarının ötesinde; fırın­cılık, değirmencilik, bahçıvanlık ve benzeri bağımsız işlere girebil­miş olmaları ve geçici işçi ve seyyar satıcı saflarını da doldurmaları ekonomik büyümenin boyutunun ve artan iş gücü ihtiyacının bir göstergesidir. Yeni gelen Hristiyanların, yerel kürk şapka yerine, kenarı Avrupa tarzında olan ve “kepele” olarak adlandırılan özel bir şapka giymeye başladıklarını kaydetmek ilginç olsa gerek. Avrupa tarzı şapka hem toplumsal statüye hem de dinî aidiyete işa­ret ediyordu. Avrupa’nın etkisinin artmasıyla birlikte, Hristiyan aidiyeti özel bir saygınlık kazanmıştı ve kepele giyen kişi, İstanbul’da çalışan bir Hristiyan olarak diğerlerinden ayırt ediliyordu.

Osmanlı Devleti’ndeki toplumsal değişmelerin etkisi (demografik değişimlerin bunda önemli bir rolü vardı) İstanbul’da yoğun olarak hissedildi. 1807 yılında III. Selim iktidarının sonunu getiren yeniçeri-ulema isyanı ve buna karşı Alemdar Mustafa Paşa’nın 1808 yılında II. Mahmud’u iktidara taşıyan müdahalesi ve neticesinde Alemdar’ın ölümüyle sonuçlanan isyan, ciddi bir toplumsal mücadelenin habercisi oldu. Görünüşe bakılırsa İstanbuldaki alt sınıfların bu olaylarda rolü vardı. Dolayısıyla hükûmet, Alemdar’ın ölümünden kısa bir süre sonra, 1808 yılında bekâr odalarını kapattı. Belli başlı tüm merkezlerde bulunan bu odalar, kente yeni göç etmiş vasıfsız işçiler, küçük girişimciler ve çeşitli marjinal ve düşük gelirli topluluklar için birer sığınak oluyordu. Bu odalar aynı zamanda toplumsal huzursuzluğun ve kurulu düzene isyanın da odaklandığı yerlerdi.

İstanbul 1807-1817 yılları arasında hem toplumsal huzursuzluklar hem de çıkan yangınlar sonucunda büyük çaplı bir yıkıma uğradı. Yıkımın ardından başlayan hummalı inşaat faaliyetleri, kenti işçiler için cazip bir yer hâline getirmişti. Bâbıâli’nin 1808 yılında yıkılan ana binasının -yani sadrazamın çalışma mekânının- yeniden inşasına, 1810 yılının Şubat ayında başlandı. Başka pek çok özel ve kamusal binanın tamiri ve yeniden inşaatı da bu dönemde, özellikle de kentin büyük bir bölümünün tahrip olmasına neden olan bir dizi yangından (toplam 73 yangın) hemen sonra başlamıştı. (1845 yılında hükûmet, evlerin yangına karşı daha dayanıklı olması için tuğla kullanılmasını resmen teşvik ediyordu.)

Yüzyılın başında İstanbul hayatında hissedilmeye başlanan değişiklikler, 1821 yılındaki Rum İsyanı’ndan sonra daha da hız kazandı. Rum din adamları, Ortodoks Hristiyanların sultana bağlılıklarını sürdürmelerinde daima önemli bir rol oynamışlardı. Bunun karşılığında hizmetleri fark edilmiş ve ödüllendirilmişlerdi. Rumların bu tavrının salt fırsatçılıktan ya da düpedüz Bâbıâli’ye boyun eğmekten kaynaklandığını varsaymak tümüyle yanlış olacaktır. Bu daha ziyade Rum milletinin, temsilcisi patrikten dolayı Osmanlı düzeninde temel bir anayasal konuma sahip olmasından ileri geliyordu. 1821 yılındaki Rum İsyanı, özellikle de Ypsilanti’nin eylemi, Mora Ayaklanması ve kısa zamanda buradaki tüm Müslümanların katli, İstanbul’da patriğe atfedilen ihanet suçlaması ve bütün bir millet düzenine ve dinî-etnik topluluklar arasında kurulmuş geleneksel dengeye indirilmiş ölümcül bir darbe olarak görüldü. Bunun sonucunda İstanbul’daki Ortodoks Patrikhanesi, gücünü kaybetmeye başladı.

Rum İsyanı’nın toplumsal ve siyasal etkileri, İstanbul’da yoğun olarak hissedilmişti. Patrik, isyancıların eylemleriyle kişisel bir ilgisi olmadığı hâlde cemaatin önderi olarak, eylemlerden sorumlu tutulduğu için asıldı. Osmanlı donanmasındaki Rum denizcilere artık güvenilmez olmuştu; hükûmet Boğaz’daki kayıkçıları donanmaya alma girişiminde başarısız olduktan sonra Cenevizlileri ve Galata’da aylaklık eden erkekleri donanmaya katmaya başladı. Ayrıca kentte Rumların ayaklanmasından korkan Müslümanların, özellikle de yerli kulu olarak bilinen gençlerin silahlanmasına izin verildi; bunların bir kısmı Hristiyanlara saldırdı ve kent genelinde kargaşanın ve hırsızlıkların artmasında payları oldu. (İstanbul’da silah satışı bu dönemde çok kazançlı bir iş hâline geldi ve 1839’da silah taşıma yasağının yeniden yürürlüğe konmasından sonra bile bu durum böylece devam etti.) Bakkaliye malzemeleri, zeytinyağı, ve tereyağı satıp sermayelerini büyütmek üzere vilayetlerden İstanbul’a gelmiş çok sayıda Rum, geldikleri yerlere zorla gönderildiler. Üstelik casuslara karşı bir önlem olarak, kente gelen yolcuların mürur tezkelerini denetlemek üzere Küçükçekmece ve Bostancı gibi çeşitli yerlerde kontrol noktaları oluşturuldu. Ayrıca camiler ve diğer kutsal binalar onarılarak, İstanbul’un Müslüman olma özelliği daha güçlü bir şekilde vurgulanmaya başlandı. 1824 yılında, iftar vaktini duyurmak üzere ramazan ayı boyunca Anadoluhisarı’dan da top atılmaya başlandı; geçmişte yalnızca Rumelihisarı’ndan top atışı yapılıyordu. İstanbul’daki çeşitli dinî ve etnik topluluklar arasında uzun bir süreden beri var olan barış, böylelikle pratikte sona ermiş oldu. Buna karşın güçlü gelenekler, şiddet içeren ayrılıkçı mücadelelere girişilmesini uzun bir süre önledi. Rumların 1821 yılından sonraki itibar kaybının, diğer etnik toplulukların nüfuz sahibi olmasına yaradığını kaydetmek ilginç olsa gerek: İstanbul’daki Bulgar tüccar topluluğu, kırsal kesimden gelenlerle birlikte, sayıca artarak güç ve zenginlik kazandı, Ermeniler ise yönetime giderek daha fazla katıldılar.


Tablo 2- İstanbul’un nüfusu: sayım rakamlarının toplamı

Sayım Yılı

Aile Sayısı

Şehir Sakinleri

Bekârlar

(Geçici Olarak İkamet Edenler)

Toplam

Notlar

1844

46.931

137.945

75.748

213.693

Sadece Erkekler

1857

48.693

144.115

94.119

238.234

Sadece Erkekler

 

Kadınlar

Erkekler

Toplam

 

 

1882

161.431

219.945

381.376

 

 

 

 

 

 

384.910

Müslüman

1885

364.751

508.814

873.565

359.412

Gayrimüslim

 

 

 

 

129.243

Yabancı

Kaynak: Kemal H. Karpat, Osmanlı Nüfusu 1830-1914, İstanbul 2010, s. 215.

İstanbuldaki dönüşüm iyice hız kazandığında Osmanlı idaresi, asıl kentte, yani Üsküdar ve Galata’da yaşayan erkeklerle ilgili bir nüfus araştırması yaptı (1830). (Bu sayımda Katolikler sayılmamıştı.) Kuşkusuz eksikleri olan ve muhtemelen yalnızca hane reislerini kapsayan bu araştırmaya göre Müslümanların sayısı 45.000 idi; Ermeniler 30.000 ve Rumlar 20.000 kişiydi. Aynı dönemde önemli bir idari yenilik de yapıldı: Müslüman mahalleleri bundan böyle bir muhtar ve yardımcısı tarafından, Hristiyan mahalleri de bir kâhya ve bir muhtar tarafından yönetilecekti. Her mahallenin kendi imamı ya da rahibi vardı. Bu idari görevliler, resmî belgeleri damgalamak için bir mühre sahipti ve kendi bölgelerinde düzeni sağlamaktan sorumlu tutulmuşlardı.


Tablo 3- İstanbul’un toplam nüfusu, 1897

Alan

Nüfus

İstanbul şehri (eski şehir, Pera ve Boğaz kıyısındaki köyler)

875.565

Üsküdar

105.690

Kadıköy

32.211

Toplam

1.013.466

Şehremaneti mülhakati (büyükşehir olarak İstanbul)

Adalar

10.503

Gebze

19.250

Kartal

18.300

Beykoz

9.494

Şile

19.750

Kanlıca

25.183

İstanbul şehri

1.013.466

Toplam

1.115.946

Kaynak: Annuaire Oriental du Commerce, de l’Industrie et de l’Administration et de la Magistrature (1896), s. 71-72.

 

Osmanlı resmî yazışmaları, 1844 sayımının tamamlanmasından hemen sonra, başkente büyük bir gayrimüslim akınının olduğuna işaret etmektedir; bu nedenle bir yıl sonra yetkililer, kentte reaya defterinde kayıtlara geçmemiş ve dolayısıyla cizye ödemeyen çok sayıda gayrimüslim bulunduğundan yakınıyorlardı. (Rum ve Ermeni patrikhane görevlileri de kente yeni gelmiş, ancak kaydedilmemiş olanların varlığından söz ediyordu.) Bâbıâli, kuşkusuz yeni gelenlerin kaydedilmesi ve baş vergisine bağlanması konusunda huzursuzdu. Bu kişiler sonunda kaydedildiler: İstanbul’da sonraki sayımda bekârlar ya da taşralılar ayrı bir sütunda gösterildi. 1857 yılında İstanbul’daki toplam 238.234 erkekten 94.119’u bekâr olarak tanımlanmıştı. 1894 yılında İstanbul’daki emniyet görevlile­rine, bir kısmı Trabzon gibi uzak bölgelerden gelmiş bu seyyar satı­cıların ve mevsimlik işçilerin geri gönderilmesi için kesin talimat verildi.

Bununla birlikte, İstanbul’daki nüfus patlamasının ana nedeni, daha önce de belirtildiği gibi, çok sayıda Müslümanın 1862 tarihin­den itibaren Kafkaslar ve Balkanlar’dan göç etmeye başlamış olmasıydı. Önemli miktarda Kafkas Müslümanı 1862-1908 yılları arasında Osmanlı Devleti’ne geldi ve aileleri, toplumun önde gelenleri, başkanları ve ulemalarıyla birlikte İstanbul’a yerleşti. Ayrıca 1877-1878 yıllarındaki Osmanlı-Rus Savaşı sırasında ve sonrasında da Kuzeydoğu Balkanlar, Makedonya ve Dobruca’daki Müslüman halklar buralardan sürüldüğünden pek çok muhacir İstanbul’a yerleşti.

Tablo 4- İstanbul nüfusunun etnik dağılımı, 1897

Etnik Topluluk

Sayı

Türkler

597.000

Arnavutlar

10.000

Kürtler

5.000

Rumlar

236.000

Ermeniler

162.000

Yahudiler

47.000

Sırplar

1.000

Hristiyan Araplar

1.000

Toplar

1.059.000

Kaynak: Kemal H. Karpat, Osmanlı Nüfusu 1830-1914, İstanbul 2010, s. 219.

 

İstanbul’un XIX. yüzyıldaki nüfusu için resmî ve özel kaynaklar­da verilen rakamlar Tablo 3’te görülmektedir.8 Kentin 1865-1878 yılları arasındaki

nüfusuna ilişkin tahminler 304.000 gibi düşük ya da 2.000.000 gibi yüksek olabilmektedir. Ubicini, nüfusu 891.000 olarak vermişti;9 kuşkusuz bu çok yüksek bir rakamdı ve muhte­melen Boğaz’ın her iki yakasının hinterlandını kapsıyordu. Silahaltındaki askerler ve yabancılar da sayılmıştı.

1882 ve 1885 yılları için verilen rakamlar arasındaki büyük fark, 1882’deki rakamın çeşitli teknik yetersizlikler nedeniyle ancak kısmi bir sonuç olmasından kaynaklanmaktadır; öncelikle, esnaf tezkereleri kalemi, tüccarlardan özel ücret toplamakla da yüküm­lüydü, bu nedenle sayım görevleri ya önemsenmedi ya da gereğin­ce yerine getirilmedi. İkinci olarak, sarayla sadaret dairesi arasın­daki yazışmaya bakılırsa, başlangıçta yalnızca gayrimüslimlerin sayımı amaçlanmış, Müslümanların da sayılmasına son anda karar verilmişti; yani gerekli hazırlıklar yeterince yapılmamıştı.


Tablo 5- İstanbul sakinlerinin meslekleri, 1885

 

 

 

Ticaret, Sanayi

 

Kamu Hizmeti

 

Dinî Topluluk

Nüfus*

Mesleklerdeki Toplamın Yüzdesi

Nüfus

Nüfus Oranı

Mesleklerdeki Toplamın Yüzdesi

Nüfus

Nüfus

Oranı

Mesleklerdeki Toplamın Yüzdesi

Müslüman

201.339

49,40

51.073

25,4

38,32

22.984

11,4

95,34

Rum Ortodox

91.804

22,52

33.866

36,8

25,41

348

0,4

1,44

Ermeni Ortodoks

83.870

20,58

35.979

43,0

26,99

490

0,6

2,05

Bulgar

3.977

0,98

3.238

81,4

2,43

1

,03

0,005

Katolik

3.209

0,79

1.783

55,5

1,34

150

4,7

0,62

Yahudi

22.394

5,49

6.984

31,1

5,24

99

0,4

0,41

Protestan

488

0,12

123

25,3

09

3

0,6

0,01

Latin

528

0,13

251

47,5

0,19

28

5,3

0,12

Toplam

407.609

 

133.297

 

 

24.103

 

 


* Yalnızca şehrin erkek sakinlerinin nüfusu. Kaynak: Stanford J. Shaw, “The Population of Istanbul in the Nineteenth Century”, s. 412.

Sonuçta hükûmetin sayım memurlarına maaş olarak tahsis etti­ği toplam 400.000 kuruşun, ihtiyaçları karşılamakta yetersiz olduğu görülmüştü. Bu nedenle 1882 sayımı, kentin idari bölünmesini yansıtması bakımından olduğu kadar kent sakinlerinin ne tip konutlarda yaşadığını göstermesi açısından da çok yararlı olmakla birlikte, eksik olarak değerlendirilmelidir. Diğer yandan, 1885 yılı için verilen rakamlar, eksiksiz bir sayıma dayanmaktadır. 1882 yılından sonra kent nüfusu artmaya devam etmişti. Çeşitli hükû­met kaynakları, 1880 yılında 30.000 olan göçmen sayısının 1906 yılında 200.000’ne çıktığını göstermektedir. Böylelikle 1896-1897 yılına gelindiğinde, güvenilir bir kaynağa göre İstanbul’un nüfusu 1.115.946’ya ulaşmıştı ve asıl kentte ikamet edenlerin sayısı 875.565 (ya da 162.950 ev), Üsküdarlıların sayısı 105.690 ve Kadıköylülerinki de 32.211’di.10 Tablo 3 1896-1897 yılındaki nüfusun genel bir görün­tüsünü çizmektedir. Tablo 4 ise İstanbul ve çevresindeki nüfusun 1897 yılındaki etnik ve dinî dağılımını göstermektedir.11

İstanbul’un 1885 yılındaki ve sonraki nüfusu çoğunlukla yeni gelenlerden; yani göçmenlerden ve bekârlardan oluşmaktaydı.12 Çeşitli dinî ve etnik toplulukların kamu hizmetlerinde ve özel hizmetlerde dağılımını gösteren, kent sakinlerinin meslekleriyle ilgili istatistik­lerse Tablo 5’te verilmektedir.13

Mesleki veriler, mesleklerde bir farklılaşma yeniden etnik-dinî saflaşmalar olduğunu göstermektedir: Müslümanlar ağırlıklı olarak bürokraside temsil edilirken, ticarette ve sanayide -yani, Batı tarzı kazançlı işlerde- istihdam edilmiş olan gayrimüslimlerin sayısı Müslümanlarınkini, -sayıca daha az oldukları hâlde- %50 oranında geçiyordu. Bu, Avrupa’nın gayrimüslimlerden yana olan ekonomik çıkarlarının üstünlük kazandığının bir kanıtıydı.

XIX. yüzyılın başında başkent, ufak tefek işlerle uğraşan her çeşit insanla dolmuştu. XVIII. yüzyılın ilk üç çeyreği boyunca İstanbul, kısmen kırsal bölgelerde hâkim olan emniyetsizlik kısmen de Osmanlı ekonomisinde “hizmet” sektörünün gelişmeye başlaması -yavaş yavaş kapitalist düzene yönelen bir eğilimin sonucu olarak- nedeniyle kırsal kesimden gelenlerin kesintisiz bir akınına uğramıştı. Bu akın, XVIII. yüzyılın sonuna doğru Batı rekabetinin baskısı altında insan gücüne duyulan ihtiyaç azaldığı ve hükûmet sıkı bir nüfus denetimi başlattığı için yavaşladı. İstanbul’da yaklaşık 1750 yılına dek üç yılda bir, kente yeni gelmiş istenmeyen kişiler araştırılıyordu. Daha sonra bu iş iyice sıkılaştırıldı ve hatta XIX. yüzyılın sonuna doğru kontrol önemleri her altı ayda bir alınmaya başlandı. (Vilayet valilerinden başkent yönündeki başlıca anayollara barikatlar kurarak, vilayetlerinden göçü engellemeleri ve kente girmek için geçerli nedeni olmayanları geri çevirmeleri istendi.)14 Yine de kent, keskin bir değişim yolunda ilerliyordu ve devletin denetlemek üzere getirdiği bu tip önlemler bu süreci durduramayacaktı.

 

Ek 1- 1830 sayımı: İstanbul’un ve üç ilçesinin nüfusu

A. Müslüman Sayımları

Başlıca Bölgeler

Evli Yetişkin

Küçük

Toplam Evli

Gücü Yerinde

Bekâr Çocuk

Yaşlı

Toplam Bekâr

Genel Toplam

1. Çarşı (32)

3.242

880

4.122

2.218

12

783

3.013

7.135

2. Cibali (56)

5.213

1.713

6.926

1.840

21

659

2.520

9.446

3. Balat (62)

6.722

2.112

8.834

877

7

402

1.286

10.120

4. Kumkapı (58)

6.419

1.858

1.277

1.488

17

590

2.095

10.372

5.Yedikule (33)

3.536

1.171

4.707

295

4

142

441

5.148

6.Topkapı (47)

3.572

1.134

4.706

224

2

70

296

5.002

7. Havas-ı Refia (45)

2.704

940

3.644

1.116

18

448

1.582

5.226

8. Kasımpaşa (28)

3.550

1.408

4.958

1.254

10

455

1.719

6.677

9. Galata (11)

1.150

473

1.623

949

12

530

1.491

3.114

10. Tophane (34)

4.678

1.607

6.285

826

7

440

1.273

7.558

11. Beşiktaş (32)

2.754

886

3.620

1.392

9

507

1.908

5.528

12. Üsküdar (57)

6.909

2.382

9.291

1.906

9

699

2.614

11.905

Özel Gruplar

Yetişkin

Küçük

Toplam

Gücü Yerinde Çocuklar

Yaşlı

Toplam

Genel Toplam

Öğrenciler

1.366

8

1.374

 

 

 

 

1.374

Değirmen ve fırın işçileri

 

 

 

627

2

197

826

826

Han mukimleri

 

 

 

3.375

20

1.602

4.997

4.997

Saray hizmetkârları (ağavat)

 

 

 

 

 

 

1.536

1.536

Diğer hizmetkârlar

548

4

552

 

 

 

 

552

Çingeneler

373

188

561

 

 

 

 

561

B- Gayrimüslim Sayımları

Dinî Grup

 

İyi

Ortalama

Fakir

Çocuklar

Engelliler

Vergiden Muaf

Toplam

Rumlar

 

 

 

 

 

 

 

 

Evli

 

4.589

7.765

2.701

8.548

536

391

24.530

Bekâr

 

5.610

15.037

3.156

681

164

145

24.793

Toplam

 

10.199

27.892

5.857

9.299

700

536

49.323

Ermeniler

 

 

 

 

 

 

 

 

Evli

 

5.949

9.376

4.072

9.167

886

162

29.612

Bekâr

 

2.474

13.362

2.509

233

160

246

19.254

Toplam

 

8.423

23.008

6.581

9.400

1.046

408

48.866

Yahudiler

 

 

 

 

 

 

 

 

Evli

 

1.630

4.150

1.466

4.426

266

48

11.986

Bekâr

 

14

22

7

1

2

--------

46

Toplam

 

1.644

4.172

1.473

4.427

268

48

12.032

Katolikler

 

 

 

 

 

 

 

 

Evli

 

1.080

1.317

429

1.176

44

43

4.089

Bekar

 

40

618

155

5

5

73

896

Toplam

 

1.120

1.935

584

1.181

49

116

4.985

Toplam Evli Sayısı

 

13.248

22.608

8.668

23.317

1.732

644

70.217

Toplam Bekar Sayısı

 

8.138

29.309

5.827

920

331

464

44.989

Genel Toplam

 

21.386

51.917

14.495

24.237

2.063

1.108

115.206

Kaynak: Kemal H. Karpat, Osmanlı Nüfusu 1830-1914, İstanbul 2010, s. 415-416.

 

Ek 2- 1882 sayımı: İstanbul ve ilçelerinin nüfusu

 

 

Müslümanlar

Rumlar

Ermeniler

Katolikler

Bulgarlar

 

Latinler

Protestanlar

Yahudiler

Toplam

Bölge Toplamlar

Genel Toplam

Bölge

İkamet Yeri

E

K

E

K

E

K

E

K

E

K

 

E

K

E

K

E

K

E

K

 

 

ESKİ ŞEHİR

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1. Beyazıt

Evler

12.398

16.240

2.085

1.773

4.736

4.644

9

4

 

 

 

5

4

70

68

 

 

19.303

22.733

42.006

 

 

Tekkeler

118

87

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

118

87

205

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

3.700

3.577

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

3.700

3.577

7.277

 

 

Medreseler

2.858

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2.858

 

2.858

 

 

Dükkânlar

8.992

 

4.457

 

1.221

 

 

 

549

 

 

2

 

55

 

 

 

15.276

 

15.276

 

 

Hanlar

2.018

19

1.094

 

3.108

13

5

 

128

 

 

 

 

 

 

13

 

6.366

32

6.398

 

 

Toplam

30.084

19.923

7.636

1.773

9.065

4.657

14

4

677

 

 

7

4

125

68

13

0

47.621

26.429

74.050

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2. Fatih

Evler

11.794

13.271

4.055

3.843

2.396

2.120

5

4

27

16

 

13

15

 

 

4.112

3.759

22.357

23.028

45.385

 

 

Tekkeler

244

182

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

244

182

426

 

 

Göçmenlere Mahsus İkametgahlar

2.394

2.337

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

54

55

2.448

2.392

4.840

 

 

Medreseler

1.858

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1.858

 

1.858

 

 

Dükkânlar

3.224

 

1.852

 

544

 

3

 

476

 

 

 

 

 

 

 

 

6.099

 

6.099

 

 

Hanlar

681

13

33

5

18

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

732

18

750

 

 

Toplam

20.150

15.803

5.940

3.848

2.958

2.120

8

4

503

16

 

13

15

 

 

4.166

3.814

33.738

25.620

59.358

 

 

3. Cerrahpaşa

Evler

14.817

16.981

3.888

3.773

4.646

4.292

93

96

6

6

 

4

3

 

 

 

 

23.454

25.151

48.605

 

 

Tekkeler

418

279

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

418

279

697

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

4.129

3.902

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

4.129

3.902

8.031

 

 

Medreseler

774

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

774

 

774

 

 

Dükkânlar

2.055

 

1.852

414

 

 

 

 

721

 

 

 

 

 

 

 

 

5.042

 

5.042

 

 

Hanlar

409

109

23

3

95

47

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

527

159

686

 

 

Toplam

22.602

21.271

5.763

2.776

5.155

4.339

93

96

727

6

 

4

3

 

 

 

 

34.344

29.491

63.835

197.243

 

GALATA (PERA)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

4. Beşiktaş

Evler

3.135

3.769

4.359

4.004

2.090

2.097

278

309

14

14

 

9

8

 

 

1.523

1.518

11.408

11.713

23.121

 

 

Tekkeler

41

18

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

41

18

59

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

1.310

1.131

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

11

5

1.321

1.136

2.457

 

 

Medreseler

38

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

38

 

38

 

 

Dükkânlar

1.317

 

885

 

 

710

 

14

175

 

 

1

 

 

 

 

 

3.102

 

3.102

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

5.841

4.912

5.244

4.004

2.800

2.097

292

309

189

14

 

10

8

 

 

1.534

1.523

15.910

12.867

28.777

 

 

5. Yeniköy

Evler

966

1.239

1.983

1.802

657

713

29

40

 

 

 

1

3

 

 

67

57

3.703

3.854

7.557

 

 

Tekkeler

19

17

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

19

17

36

 

 

Göçmenlere Mahsus İkametgahlar

186

195

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

186

195

381

 

 

Medreseler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dükkânlar

314

 

218

 

130

 

2

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

664

 

664

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

1.485

1.451

2.201

1.802

787

713

31

40

 

 

 

1

3

 

 

67

57

4.582

4.066

8.638

 

 

6. Beyoğlu

Evler

13.382

13.938

3.935

3.705

6.381

5.985

2.186

2.162

15

12

 

695

580

 

 

5.229

4.906

31.893

31.288

63.181

 

 

Tekkeler

153

67

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

153

67

220

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

1.067

922

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1.067

922

1.989

 

 

Medreseler

11

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

11

 

11

 

 

Dükkânlar

5.820

 

4.522

3.610

 

404

 

 

1.019

 

 

14

 

 

 

322

 

15.711

 

15.711

 

 

Hanlar

27

 

13

3

393

4

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

433

7

440

 

 

Toplam

20.460

14.927

8.470

3.708

10.384

5.989

2.590

2.162

1.034

12

 

709

580

 

 

5.621

4.906

49.268

32.384

81.552

 

 

7. Büyükdere

Evler

905

932

1.615

1.535

278

313

251

332

 

 

 

11

8

 

 

122

148

3.182

3.268

6.450

 

 

Tekkeler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

212

194

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

212

194

406

 

 

Medreseler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dükkânlar

355

 

658

 

155

 

26

 

 

 

 

 

 

 

 

2

 

1.196

 

1.196

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

1.472

1.126

2.273

1.535

433

313

277

332

 

 

 

11

8

 

 

124

148

4.590

3.462

8.052

127.029

 

Üsküdar (Asya Kesimi)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8. Kanlıca

Evler

2.069

2.198

1.009

1.224

308

333

15

26

 

 

 

3

1

 

 

 

 

3.404

3.782

7.186

 

 

Tekkeler

23

17

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

23

17

40

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

614

551

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

614

551

1.165

 

 

Medreseler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dükkânlar

623

 

810

 

67

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1.500

 

1.500

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

3.329

2.766

1.819

1.224

375

333

15

26

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

9. Üsküdar

Evler

7.795

10.691

1.950

1.923

3.236

3.345

 

 

89

 

 

16

12

50

65

1.565

1.782

14.701

17.818

32.519

 

 

Tekkeler

242

200

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

242

200

442

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

1.674

1.903

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2

3

1.676

1.907

3.583

 

 

Medreseler

21

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

21

 

21

 

 

Dükkânlar

1.752

 

750

 

622

 

 

 

 

 

 

 

 

5

 

1

 

3.130

 

3.130

 

 

Hanlar

126

 

22

 

65

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

213

 

213

 

 

Toplam

11.610

12.794

2.722

1.923

3.923

3.345

0

0

89

 

 

16

12

55

65

1.568

1.786

19.983

19.925

39.908

 

 

10. Kadıköy

Evler

756

961

619

651

787

842

3

13

 

 

 

52

37

 

 

105

131

2.322

2.635

4.957

 

 

Tekkeler

1

2

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1

2

3

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

259

279

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

5

8

264

287

551

 

 

Medreseler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dükkânlar

482

 

552

 

202

 

 

 

28

 

 

3

 

 

 

 

 

1.267

 

1.267

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

1.498

1.197

1.171

651

989

842

3

13

28

0

 

55

37

0

0

110

139

3.854

2.879

6.733

56.532

 

ÖZET

 

Evlerdeki Toplam

 

67.922

80.169

25.498

24.233

25.515

24.684

2.869

2.986

 

48

 

809

671

120

133

12.793

12.301

135.727

145.225

280.952

 

Tekkelerdeki Toplam

 

1.259

869

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1.259

869

2.128

 

Göçmen İkametgahlarındaki Toplam

 

15.545

14.991

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

72

72

15.617

15.063

30.680

 

Medreselerdeki Toplam

 

5.560

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

5.560

 

5.560

 

Dükkânlardaki Toplam

 

24.934

 

16.556

 

7.675

 

449

 

2.968

 

 

20

 

60

 

335

 

52.997

 

52.997

 

Hanlardaki Toplam

 

3.261

141

1.185

11

3.679

64

5

 

128

 

 

 

 

 

 

13

 

8.271

216

8.487

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Genel Toplam

 

118.531

96.170

43.239

24.244

36.869

24.748

3.323

2.986

3.247

48

 

829

671

180

133

13.213

12.373

219.431

161.373

380.804

380.804

 

 

GALATA (PERA)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

4. Beşiktaş

Evler

3.135

3.769

4.359

4.004

2.090

2.097

278

309

14

14

 

9

8

 

 

1.523

1.518

11.408

11.713

23.121

 

 

Tekkeler

41

18

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

41

18

59

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

1.310

1.131

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

11

5

1.321

1.136

2.457

 

 

Medreseler

38

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

38

 

38

 

 

Dükkânlar

1.317

 

885

 

 

710

 

14

175

 

 

1

 

 

 

 

 

3.102

 

3.102

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

5.841

4.912

5.244

4.004

2.800

2.097

292

309

189

14

 

10

8

 

 

1.534

1.523

15.910

12.867

28.777

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

5. Yeniköy

Evler

966

1.239

1.983

1.802

657

713

29

40

 

 

 

1

3

 

 

67

57

3.703

3.854

7.557

 

 

Tekkeler

19

17

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

19

17

36

 

 

Göçmenlere Mahsus İkametgahlar

186

195

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

186

195

381

 

 

Medreseler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dükkânlar

314

 

218

 

130

 

2

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

664

 

664

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

1.485

1.451

2.201

1.802

787

713

31

40

 

 

 

1

3

 

 

67

57

4.582

4.066

8.638

 

 

6. Beyoğlu

Evler

13.382

13.938

3.935

3.705

6.381

5.985

2.186

2.162

15

12

 

695

580

 

 

5.229

4.906

31.893

31.288

63.181

 

 

Tekkeler

153

67

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

153

67

220

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

1.067

922

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1.067

922

1.989

 

 

Medreseler

11

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

11

 

11

 

 

Dükkânlar

5.820

 

4.522

3.610

 

404

 

 

1.019

 

 

14

 

 

 

322

 

15.711

 

15.711

 

 

Hanlar

27

 

13

3

393

4

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

433

7

440

 

 

Toplam

20.460

14.927

8.470

3.708

10.384

5.989

2.590

2.162

1.034

12

 

709

580

 

 

5.621

4.906

49.268

32.384

81.552

 

 

7. Büyükdere

Evler

905

932

1.615

1.535

278

313

251

332

 

 

 

11

8

 

 

122

148

3.182

3.268

6.450

 

 

Tekkeler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

212

194

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

212

194

406

 

 

Medreseler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dükkânlar

355

 

658

 

155

 

26

 

 

 

 

 

 

 

 

2

 

1.196

 

1.196

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

1.472

1.126

2.273

1.535

433

313

277

332

 

 

 

11

8

 

 

124

148

4.590

3.462

8.052

127.029

 

Üsküdar (Asya Kesimi)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8. Kanlıca

Evler

2.069

2.198

1.009

1.224

308

333

15

26

 

 

 

3

1

 

 

 

 

3.404

3.782

7.186

 

 

Tekkeler

23

17

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

23

17

40

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

614

551

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

614

551

1.165

 

 

Medreseler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dükkânlar

623

 

810

 

67

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1.500

 

1.500

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

3.329

2.766

1.819

1.224

375

333

15

26

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

9. Üsküdar

Evler

7.795

10.691

1.950

1.923

3.236

3.345

 

 

89

 

 

16

12

50

65

1.565

1.782

14.701

17.818

32.519

 

 

Tekkeler

242

200

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

242

200

442

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

1.674

1.903

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2

3

1.676

1.907

3.583

 

 

Medreseler

21

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

21

 

21

 

 

Dükkânlar

1.752

 

750

 

622

 

 

 

 

 

 

 

 

5

 

1

 

3.130

 

3.130

 

 

Hanlar

126

 

22

 

65

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

213

 

213

 

 

Toplam

11.610

12.794

2.722

1.923

3.923

3.345

0

0

89

 

 

16

12

55

65

1.568

1.786

19.983

19.925

39.908

 

 

10. Kadıköy

Evler

756

961

619

651

787

842

3

13

 

 

 

52

37

 

 

105

131

2.322

2.635

4.957

 

 

Tekkeler

1

2

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1

2

3

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

259

279

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

5

8

264

287

551

 

 

Medreseler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dükkânlar

482

 

552

 

202

 

 

 

28

 

 

3

 

 

 

 

 

1.267

 

1.267

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

1.498

1.197

1.171

651

989

842

3

13

28

0

 

55

37

0

0

110

139

3.854

2.879

6.733

56.532

 

ÖZET

Evlerdeki Toplam

 

67.922

80.169

25.498

24.233

25.515

24.684

2.869

2.986

 

48

 

809

671

120

133

12.793

12.301

135.727

145.225

280.952

 

Tekkelerdeki Toplam

 

1.259

869

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1.259

869

2.128

 

Göçmen İkametgahlarındaki Toplam

 

15.545

14.991

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

72

72

15.617

15.063

30.680

 

Medreselerdeki Toplam

 

5.560

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

5.560

 

5.560

 

Dükkânlardaki Toplam

 

24.934

 

16.556

 

7.675

 

449

 

2.968

 

 

20

 

60

 

335

 

52.997

 

52.997

 

Hanlardaki Toplam

 

3.261

141

1.185

11

3.679

64

5

 

128

 

 

 

 

 

 

13

 

8.271

216

8.487

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Genel Toplam

 

118.531

96.170

43.239

24.244

36.869

24.748

3.323

2.986

3.247

48

 

829

671

180

133

13.213

12.373

219.431

161.373

380.804

380.804

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

212

194

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

212

194

406

 

 

Medreseler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dükkânlar

355

 

658

 

155

 

26

 

 

 

 

 

 

 

 

2

 

1.196

 

1.196

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

1.472

1.126

2.273

1.535

433

313

277

332

 

 

 

11

8

 

 

124

148

4.590

3.462

8.052

127.029

 

Üsküdar (Asya Kesimi)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8. Kanlıca

Evler

2.069

2.198

1.009

1.224

308

333

15

26

 

 

 

3

1

 

 

 

 

3.404

3.782

7.186

 

 

Tekkeler

23

17

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

23

17

40

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

614

551

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

614

551

1.165

 

 

Medreseler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dükkânlar

623

 

810

 

67

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1.500

 

1.500

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

3.329

2.766

1.819

1.224

375

333

15

26

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

9. Üsküdar

Evler

7.795

10.691

1.950

1.923

3.236

3.345

 

 

89

 

 

16

12

50

65

1.565

1.782

14.701

17.818

32.519

 

 

Tekkeler

242

200

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

242

200

442

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

1.674

1.903

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2

3

1.676

1.907

3.583

 

 

Medreseler

21

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

21

 

21

 

 

Dükkânlar

1.752

 

750

 

622

 

 

 

 

 

 

 

 

5

 

1

 

3.130

 

3.130

 

 

Hanlar

126

 

22

 

65

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

213

 

213

 

 

Toplam

11.610

12.794

2.722

1.923

3.923

3.345

0

0

89

 

 

16

12

55

65

1.568

1.786

19.983

19.925

39.908

 

 

10. Kadıköy

Evler

756

961

619

651

787

842

3

13

 

 

 

52

37

 

 

105

131

2.322

2.635

4.957

 

 

Tekkeler

1

2

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1

2

3

 

 

Göçmenlere mahsus ikametgahlar

259

279

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

5

8

264

287

551

 

 

Medreseler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dükkânlar

482

 

552

 

202

 

 

 

28

 

 

3

 

 

 

 

 

1.267

 

1.267

 

 

Hanlar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Toplam

1.498

1.197

1.171

651

989

842

3

13

28

0

 

55

37

0

0

110

139

3.854

2.879

6.733

56.532

 

ÖZET

Evlerdeki Toplam

 

67.922

80.169

25.498

24.233

25.515

24.684

2.869

2.986

 

48

 

809

671

120

133

12.793

12.301

135.727

145.225

280.952

 

Tekkelerdeki Toplam

 

1.259

869

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1.259

869

2.128

 

Göçmen İkametgahlarındaki Toplam

 

15.545

14.991

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

72

72

15.617

15.063

30.680

 

Medreselerdeki Toplam

 

5.560

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

5.560

 

5.560

 

Dükkânlardaki Toplam

 

24.934

 

16.556

 

7.675

 

449

 

2.968

 

 

20

 

60

 

335

 

52.997

 

52.997

 

Hanlardaki Toplam

 

3.261

141

1.185

11

3.679

64

5

 

128

 

 

 

 

 

 

13

 

8.271

216

8.487

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Genel Toplam

 

118.531

96.170

43.239

24.244

36.869

24.748

3.323

2.986

3.247

48

 

829

671

180

133

13.213

12.373

219.431

161.373

380.804

380.804

Kaynak: Kemal H. Karpat, Osmanlı Nüfusu 1830-1914, İstanbul 2010, s. 418-425.

 

Ek 3- 1906-1907 sayımı: İstanbul nüfusunun özeti

 

 

Osmanlı Nüfus Sayımının Özeti, 1906/1907

İstanbul

 

 

Müslümanlar

Kazaklar

Rumlar

Ermeniler

Bulgarlar

Ulahlar

Rum Katolikler

Ermeni Katolikler

Protestanlar

Latinler

 

Maroniler

Süryanîler

Keldaniler

Jakobiler

Yahudiler

Samiriyeliler

Yezidiler

Çingeneler

Yabancı Uyruklar

Toplam

Toplam Nüfus

İdari Bölge

K

E

K

E

K

E

K

E

K

E

K

E

K

E

K

E

K

E

E

K

 

E

K

E

K

E

K

E

K

E

K

E

K

E

K

E

K

E

K

E

K

 

1. BÖLGE

57.680

32.809

 

 

13.771

7.625

6.405

6.168

542

99

 

 

11

13

46

31

96

102

25

16

 

 

 

16

2

 

 

 

 

569

516

 

 

 

 

 

 

2.298

887

81.459

48.268

######

2.BÖLGE

25.710

22.281

 

 

9.687

7.410

1.156

1.060

138

29

 

 

2

3

150

153

152

152

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

5.293

5.405

 

 

 

 

3

 

1.236

828

43.527

37.321

80.848

3.BÖLGE

34.679

32.197

 

 

7.182

5.731

4.012

4.004

386

84

 

 

 

 

12

12

1

2

35

53

 

 

 

 

 

 

 

 

 

147

147

 

 

 

 

 

3

791

430

47.245

42.663

89.908

4.BÖLGE

16.797

13.658

 

 

12.433

8.789

4.838

3.717

171

50

 

 

 

 

491

515

 

 

6

5

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2.233

2.358

 

 

 

 

 

 

2.966

1.580

39.935

30.672

70.607

5.BÖLGE

2.393

2.118

 

 

2.671

2.349

474

474

8

1

 

 

 

 

27

12

220

32

1

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

79

72

 

 

 

 

 

 

197

207

6.070

5.265

11.335

6.BÖLGE

39.468

23.867

 

 

32.660

22.354

7.044

7.206

899

240

 

 

141

117

3.726

3.536

190

162

1.048

1.331

 

 

 

360

118

291

108

 

 

12.263

12.395

 

 

 

 

80

88

89.884

21.661

#####

93.183

######

7.BÖLGE

3.335

2.025

 

 

3.309

2.828

359

381

17

14

 

 

 

 

11

12

13

10

26

30

 

 

 

 

 

 

 

 

 

91

100

 

 

 

 

 

 

625

280

7.786

5.680

13.466

8.BÖLGE

5.956

4.829

 

 

2.402

1.590

216

204

10

12

 

 

 

 

8

9

3

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

142

140

 

 

 

 

 

 

352

276

9.089

7.060

16.149

9.BÖLGE

19.536

18.412

 

 

3.861

2.549

3.727

4.007

91

28

 

 

 

 

67

37

81

77

18

19

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2.042

2.055

 

 

 

 

46

45

2.517

1.645

31.986

28.874

60.860

10.BÖLGE

6.597

5.992

 

 

3.908

4.056

2.181

2.330

28

22

 

 

14

16

232

245

44

33

25

24

 

 

 

8

14

 

 

 

 

887

845

 

 

 

 

 

 

345

244

14.269

13.821

28.090

TOPLAM

121.151

158.188

 

 

91.884

65.281

30.412

29.551

2.290

579

 

 

168

149

4.770

4.562

800

570

1.184

1.478

 

 

 

384

134

291

108

 

 

23.746

24.033

 

 

 

 

129

136

#####

28.038

#####

#####

######

 

SEMTLER

 

BEYKOZ

2.308

2.015

 

 

882

754

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

3.190

2.769

5.959

ŞİLE

6.705

6.326

 

 

4.256

4.252

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2

 

10.963

10.578

21.541

GEBZE

10.046

9.023

 

 

2.654

2.257

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

12.700

11.280

23.980

KÜÇÜKÇEKMECE

8.285

5.571

 

 

1.594

1.225

900

400

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

10.779

7.196

17.975

KARTAL

6.260

4.881

 

 

785

618

326

510

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

7.371

5.609

12.980

TOPLAM

33.604

27.816

 

 

10.171

9.106

1.226

510

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2

 

45.003

37.432

82.435

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynak: Kemal H. Karpat, Osmanlı Nüfusu 1830-1914, İstanbul 2010, s. 334-335.

 

Ek 4- 1914 sayımı: İstanbul nüfusunun özeti

İdari Bölge

Müslümanlar

Rumlar

Ermeniler

Yahudiler

Rum Katolikler

Ermeni Katolikler

Protestanlar

Latinler

Süryanîler

Eski Suriyeliler

 

Keldaniler

Jakobiler

Maroniler

Samiriyeliler

Nasturiler

Yezidiler

Çingeneler

Dürziler

Kazaklar

Bulgarlar

Sırplar

Ulahlar

Toplam

İstanbul (Başkent ve Semt)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

İstanbul (Eski Şehir)

279.056

64.287

27.575

13.441

32

520

221

139

18

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1.603

 

386.892

Makriköy (Bakırköy)

28.967

11.221

5.734

364

46

220

6

 

5

 

 

 

 

 

 

 

 

280

 

 

 

52

1

46.896

Adalar

1.586

8.725

596

79

5

56

6

8

5

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

21

 

11.087

Beyoğlu (önceki Pera-Galata ve Boğaz, Avrupa Yakası

117.267

75.971

22.180

31.080

273

8.462

739

2.669

511

 

 

476

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1.467

 

261.095

Üsküdar

70.447

19.832

13.296

6.836

31

653

240

89

23

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

196

 

11.643

Gebze

26.220

5.856

47

21

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

32.144

Kartal (Asya’da)

8.257

6.862

3.209

13

 

7

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

18.348

Beykoz

14.466

3.708

325

292

 

 

1

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

18.792

Şile

14.168

8.913

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

23.081

Toplam, İstanbul

560.434

205.375

72.962

52.126

387

9.918

1.213

2.905

562

 

 

476

 

 

 

 

 

280

 

 

 

3.339

 

909.978

Kaynak: Kemal H. Karpat, Osmanlı Nüfusu 1830-1914, İstanbul 2010, s. 356-357.


DİPNOTLAR

1 Bu makalede yer alan verilerin kaynağını Osmanlı Nüfusu 1830-1914 başlıklı kitabım oluşturmaktadır. Makaleye son şeklini verebilmem için bu verileri bir araya getiren doktora öğrencim Mustafa Batman’a çok teşekkür ederim.

2 Devlet-i Aliyye salnâmeleri ya da kısaca salnâme olarak bilinen imparatorluk yıllıkları, düzenli olarak yayımlanmış 66 ciltten oluşur. 1847’den 1918 yılına kadar düzenli olarak yayımlanan salnâmelerin yalnızca I. Dünya Savaşı sırasında yayımlanmamış olduğunu görüyoruz. Vilayet salnâmeleri ise yaklaşık 1868 yılından itibaren yayımlanmaya başlanmıştır. Sayıları büyüklü küçüklü birkaç yüz cildi bulan vilayet salnâmeleri, çok az –kısmen Aydın ve Hüdavendigar vilayetlerininkiler- düzenli olarak yayımlanmış olduğu hâlde, Osmanlı toplumsal ve ekonomik tarihine ilişkin son derece değerli kaynaklardır. Salnâmeler hakkındaki en iyi ve en kapsamlı çalışma, Hasan Duman tarafından yapılmış ve İslâm Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi tarafından Osmanlı Yıllıkları: Salnameler ve Nevsaller (İstanbul 1982) adı altında yayımlanmıştır. Hasan Duman bu çalışmayı daha sonra genişleterek Osmanlı Salnameleri ve Nevsalleri Bibliyografyası ve Toplu Kataloğu ismiyle 2 cilt halinde Enformasyon ve Dokümantasyon Hizmetleri Vakfı’nın yayını olarak (Ankara 2000) tekrar yayımlamıştır. Bu çalışmalarda salnâmelerin Türkiye’de hangi kütüphanelerde bulunduklarına dair bilgi de verilmektedir. En son olarak TDV İSAM Kütüphanesi Osmanlı Salnâmeleri Veri Tabanı adı altında tam metinlerine internetten (http://isamveri.org/?url=salname) ulaşılabilecek şekilde salnameleri araştırmacıların istifadesine sunmuştur. Ayrıca bkz. Justin McCarthy, J. Denis Hyde, “Ottoman Imperial and Provincial Salnames”, Middle East Studies Association Bulletin, 1976, c. 13, sy. 2, s. 10-20; Hasan Refik Ertuğ, “Osmanlı Devrinde Salnameler”, Hayat Tarih Mecmuası, 1973, c. 2, sy. 7, s. 15-22; Bilgin Aydın,“Salname”, DİA, XXXVI, 51-54.

3 Bkz. Justin McCarthy, “Population of the Ottoman Fertile Crescent”, Paper Presented at a Colloquium on the Economic History of the Middle Mast 1800-1914: A Comparative Approach”, University of Haifa 14-19 Aralık 1980 (Uluslararası konferansta sunulan bildiri), s. 3-4.

4 Bkz. K. H. Karpat, The Gecekondu- Rural Migration and Urbanization in Turkey, New York 1976.

5 Bkz. Thomas Thornton, The Present State of Modern Turkey 2, London 1809, s. 23-24.

6 Bkz. A Survey of the Turkish Empire, London 1799, s. 41-47.

7 Eski bir kent haritası için bkz. Joseph Freiherr von Hammer-Purgstall, Constantinoples und der Bosphorus, Pesth 1822 (yeni baskı: Osnabruck 1967. Birinci cildin Türkçe tercümesi için bk. İstanbul ve Boğaziçi, çev. Senail Özkan, İstanbul 2011). Burada yer alan harita, 1786 tarihli Kauffer’in yapmış olduğu İstanbul haritasına dayanmaktadır.

8 Rakamlar Eton, Karal, Reclus, Yakshity, Bore, Ravenstein, Ubicini, Walsh, Urquhart ve diğerlerinden alınmıştır. Bir bölümü de Osmanlı kaynaklarına dayanmaktadır. Genellikle ilk sayımlara eski kent dâhil edilirdi oysa sonrakilere kentin bir parçası hâline gelen kenar mahalleler de dâhil edilmeye başlandı.

9 Letters on Turkey, çev. Lady Easthope, London 1856 (yeni baskı: New York 1973), s. 24.

10 Bkz. Annuaire Oriental du Commerce, de’l Industrie et de l’Administration et de la Magistrature, 1896, s. 71-72. Bu kaynak İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Kütüphanesi’nin arşivlerinde bulunabilir.

11 1897 sayımı, nüfusun etnik kökene göre dağılımını vermemektedir. Bu listeyi çeşitli resmî kaynaklardan derledim. Aynı kaynakları esas alan Vedat Eldem, İstanbul’un 1896 yılındaki toplam nüfusunun 1.181.000 olduğunu iddia ediyordu. Ama Türklerin sayısını neredeyse 20.000 kişi daha fazla; Sırpların, özellikle de Bulgarların sayısını yaklaşık 13.000 kişi daha az tahmin etmişti (bkz. Osmanlı İmparatorluğu’nun İktisadi Şartları Hakkında Bir Tetkik, Ankara 1970, s. 52).

12 Bkz. Stanford J. Shaw, “The Population of Istanbul in the Nineteenth Century”, TD, 1979, sy. 32, s. 411.

13 Shaw, “The Population of Istanbul in the Nineteenth Century”, s. 412.

14 Bkz. Münir Aktepe, “XVIII. Asrın İlk Yarısında İstanbul’un Nüfus Meselelerine Dair Bazı Vesikalar”, TD, 1958, sy. 13, s. 1-30.


Bu makale Antik Çağ’dan XXI. Yüzyıla Büyük İstanbul Tarihi adlı eser içerisinde 2015 yılında yayımlanmıştır.

Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız.

ALT BAŞLIKLAR