A PHP Error was encountered

Severity: Notice

Message: Undefined index: HTTP_ACCEPT_LANGUAGE

Filename: core/Public_Controller.php

Line Number: 89

Backtrace:

File: /var/www/html/application/core/Public_Controller.php
Line: 89
Function: _error_handler

File: /var/www/html/application/core/Public_Controller.php
Line: 51
Function: language_control

File: /var/www/html/index.php
Line: 282
Function: require_once

OKÇULAR DERGÂHI | Büyük İstanbul Tarihi

OKÇULAR DERGÂHI

İstanbul’un ilk spor tesisi Okmeydanı’nın idari binası olan bu yapı, Tekke-i Tîrendâzân ve Kemankeşler Tekkesi olarak da bilinir. Banisi II. Bayezid’in vezirlerinden İskender Paşa’dır (ö. 1515). Fatih Vakfı arazisinde caminin hemen yanında geniş bir avlu ortasında iki katlı olarak inşa edilen tekkeyi, IV. Murad zamanında Silahtar Mustafa Paşa genişletmiş ve pek çok eşya vakfetmiştir. Ayrıca ahali de tekkeye eşya ve para vakfetmişlerdir. III. Mustafa zamanında 1770’te Ebubekir Ağa tarafından tekkeye kâgir bir minare eklenmiştir. Nihayet II. Mahmud 1832’de tekkeyi öncekine göre daha geniş olarak yeniden inşa ettirmiştir.1 Ünlü kemankeşlerin defnedildikleri okçular mezarlığı da tekkenin hemen yanındaydı.

1- Okçular Meydanı’nın XIX. yüzyıl başlarındaki hâli

Kemankeşler Tekkesi, bünyesinde müze, kütüphane, yemekhane ve meşk salonunun bulunduğu bir spor tesisi olup, örgütlenme ve etkinlikler açısından klasik tarikat tekkeleriyle bir ilgisi yoktu. Bugünkü federasyon mantığıyla çalışan tekke, bu yönüyle İstanbul’un en eski spor örgütlenmesi kabul edilmektedir. “Şeyh-i Râmiyân” ya da Reis-i “Tîrendâz” olarak adlandırılan atıcılar reisi dergâhta otururdu. Atıcılar en layık gördükleri kişiyi kendilerine reis seçerler, bu kişi padişahın beratıyla tekkenin şeyhi olurdu. Dergâhta şeyhin oturması için ayrılan büyük bir dairenin yanı sıra kemankeşlerin toplandığı “meydan odası” denilen geniş bir salon bulunmaktaydı.2 Okçular Tekkesi Hıdırellez günü olan 6 Mayıs’ta açılır, Kasım ayına kadar altı ay boyunca Pazartesi ve Perşembe günleri talim yapılırdı. Okçular Şeyhi’nin maiyeti olup hakemlik görevini yürüten “havacılar”, idman yapanları sınava sokar, yeni yetişenleri teşvik ederlerdi. Büyük hüner gösteren okçuların okları herkesin görebileceği bir yerde teşhir edilirdi. Merasim günlerinde ise büyük ziyafetler düzenlenirdi. Padişah ile devlet adamları ve ecnebi misafirler gösterileri dergâhın hemen yanındaki Hünkâr Köşkü’nden seyrederlerdi. Yarışmalardaki atış sırasından sofrada oturuş düzenine kadar her türlü etkinlik çeşitli kurallar dairesinde yerine getirildiği için bir okçuluk geleneği ve âdâbı oluşmuştu. Müsabakalarda ok yere düştüğünde genellikle “Yâ Hak” denirdi. Okçular kullandıkları eşyalara hürmet ederler, abdestsiz ok atmazlar, pirlerini yâd etmedikçe vazifelerini bitirmiş sayılmazlar, kendilerinden önce gelen şanlı adamlara ve umumiyetle ihtiyarlara saygı gösterirler, sokakta yürürken önüne geçmez, bunların ailelerini her türlü saldırıya karşı korumayı mertlik sayarlardı.

2- Okmeydanı (Taeschner)

Okçular Dergâhı, atışların, müsabakaların ve spor şenliklerinin büyük ölçüde terk edildiği II. Abdülhamid devrinde kapandı. Tekke ile birlikte diğer yapılar Cihan Harbi’ne kadar ayakta kalmış ise de, bu tarihte tahrip olmuş, harabesi de satılmıştır. Dergâhın arsasının bir kısmı XX. yüzyılın ortalarında arazi mafyası ve gecekondu istilasına uğramış, tesisten geriye kaidesi ve yarım gövdesi ile minare kalmıştı. Son yıllarda mahallî yönetimlerin müdahalesiyle dergâhın arsası yeniden ele alınmış ve dergâh tamir edilerek 2013 yılında hizmete açılmıştır.



KAYNAKLAR

Hans Peter Laquer, Zur kulturgeschichtlichten Stellung des türkischgen Ringkampfs einst end Jetzt. Frankfurt 1999,


DİPNOTLAR

1 Ünsal Yücel, Türk Okçuluğu, Ankara 1999, s. 78-80.

2 Halim Baki Kunter, “Okmeydanı’nın Eski Teşkilatı”, Ülkü, nr. 29 (1 Kanunuevvel 1942), s. 12-13.


Bu makale Antik Çağ’dan XXI. Yüzyıla Büyük İstanbul Tarihi adlı eser içerisinde 2015 yılında yayımlanmıştır.

Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız.

ALT BAŞLIKLAR
İlgili Makaleler